Kıtanın kuzey ucunda bulunur ve Ranlond komutasındaki iyi insanların kontrolü altındadır.Kıtaya ve kıtadan diğer taraflara ulaşım sadece bu limandan sağlanmaktadır.Bazen Zebeloria tarafından gönderilmiş yaratıkların ve kötü yürekli insanların saldırıları ile zarar görsede elleri usta olan bu liman insanları tarafından kısa sürede eski haline getirilmektedir.
Limanın batı tarafı ve doğu bölgesinin yarısı ile sınırı vardır.Zebeloria'nın buraya lanetini savurması ile yeşil çimenler kararmş ve bütün çayırlar korkunç bir hal almış ve Zebeloria'nın Kara Çayırları.İnsanların pek geçmediği bir bölge olmasına rağmen zorunlu kalındığında mükemmel bir kestirme yol olabilir.Bu bölgede daha çok Zebeloria'nın ordusundan Ramalar,Anhalar ve Araxialar görülür.
İki yüksek tepenin arka kısmı çevirdiği sadece önden gelecek saldırılara açık Tanrıların Şehri.Surları bin kişilik bir orduyla onbin kişiyi yenecek güçtedir.Ortadaki kale her zaman gece bile güneş ile parlar ve buranın büyük tanrı Uha tarafından korunduğu halk dilinde dolaşır.Rama,Anha,Araxia,Kandelear ve Zelia ırklarını saldırılarına uğrar.
Ataor Krallar'ının yaptırdığı bu yüksek kulenin etrafı surlarla çevrilidir ve düz bir vadi üzerinde kurulmuştur.Bir süre sonra beölgeden düşen Ataor Kralları buranın yetkisini Zebeloria'ya devretmek zorunda kalmıştır.Rwanhor Prensliğinin yaptığı büyük saldırı ile birçoğu püskürtülsede burası kötü bir yer olarak kalmıştır ve hla çevresinde birçok kötü yaratık görülmeltedir.Bu kulede birçok eşyayı saklayan özel odalar vardır ve önemli bir büyülü üstür.
Nalmia Cadılarının hükmündeki topraklar.Geniş bir alanı kapsar.Oldukça tehlikeli bir bölgedir ve Nalmia Cadıları topraklarına giren insanlardan her zaman haberdar olurlar.Hem Zebeloria'ya hemde iyi yürekli insanlara düşmanlık duyarlar.Belli ayin günlerinde uçan süpürgeleri ile belli şehirleri yakıp yıkarlar ve kalplerinin ateşten olduğu söylenen güzel kadınlardan oluşur.Çok zariflerdir ve kudretli kişilerdir.Bir arif kadar çok şey bilir çok şey yapabilirler.Sadece büyü kullanır ve uçan süpürge ulaşım araçlarıdır.Ayrıca insan biçimli leoparlarda bu topraklarda yaşarlar.Nalmia Cadıları ile ortaklık içerisindedirler.
Bir taraftan şifa evleri bir taraftan konaklama evleri olarak adlandırılır.Şifa Tanrısı Irone'nin korumasında olduğu söylenen bu bölgeyi Zebeloria'nın hükmündekiler göremezler.Sadece zor durumdaki insanlara umut yolunu açar.İyi kalpli zarif Nuánair insanlarının yaşadığı topraklardır.
Zebeloria'ya bağlı Eamel kanı taşıyan yüksek kişilerdir.Zebeloria'ya verdikleri vergi ile savaşmaktan kurtulur ve orduda yer almazlar.Zebeloria'nın haince planları ile zamanla kalpleri kötüleşmiştir ve son zamanlar savaşlara gönüllü katıldıkları ve bazı ticret konvoylarını durdurup herşeyi aldıktan sonra insanlarıda öldürdükleri söylenir.Nhanar Binicileride bu topraklarda yuvanlanmaya başlamıştır.Ayrıca Ramalar ve Anhalarda burada görülmeye başlamıştır.
Zebeloria'ya tapılan tapınak.Heryıl binlerce kanın Zebeloria için döküldüğü yer.Zebeloria'nın bütün köleleri burada ona olan saygılarını ve sadakatlerni göstermekte sınavı geçilemeyenler Zebeloria adına kurban edilmektedir.Bu taınaktaki bir gizli geçitten dört dağ arasındaki bir bölgeye çıkıldığı ve orada gökyüzünün kırmızı bulutlala kaplı olduğu ve Zebeloria'nın Cehennem Sarayı'nın orada olduğu söylenmektedir.
Zebeloria'nın yaşadığı ateşlerle çevrili bir çatıdan oluşan büyük saray.Şeytan şeklindeki karakterlerden oluşan kabartmalarla süslenmiş büyük çukurlu kolonların ayakta tuttuğu korkunç saray.İçeri girilmesi imkansız densede Büyük Uha'nın oraya tek başına girdiği efsanede geçmektedir.Cehenneme benzetilir ve oraya giden bir insanın arkasından dua etmekten aşka çare yoktur.